5
Nis

“Çocukların sesleri olmadan, dünya ne garip bir yer…” - Children of men

Uzun zamandır bilim kurgu filmi izlemiyordum. Ne izlesem diye düşünürken adına sıkça rastladığım “Children of men (Son Umut) filminde karar kıldım. Film aslında diğer bilimkurgu filmlerinden oldukça farklı. Son Umut, diğer bilimkurgu filmlerinden daha farklı bir şekilde anlatıyor aslında konusunu. Bilimkurgu dediğimiz zaman aklımıza gelen ilk şeyler; robotlar, zıpladığında 10 metre yukarıya atlayabilen adamlar, uçabilen arabalar vs vs. Bu film bunlardan biraz uzakta ve daha gerçekçi bir şekilde işlemiş konusunu. Sanırım bu sebeple bilim kurgu türünde yapılan en iyi filmler arasında yerini almış.

2027 yılında İngiltere’de geçiyor hikayemiz. 18 yıldır kimse hamile kalamıyor ve dünyanın en genç çocuğun 18 yaşında olması ona büyük bir ün getirmiş. Tabii bu şöhret tehlikeyi de arkasından getiriyor. Kendisinden imza isteyen bir kişi ile tartışırken, vurularak öldürülüyor ve dünyada resmen yas ilan ediliyor. Haberleri herkes göz yaşları ile seyrediyor. 18 yıldır bilim adamları, bu kısırlığın sebebini araştırıyorlar fakat 18 yıldır elde tutulur bir açıklama bulunamıyor maalesef. Genç nüfusun azalmasıyla, birçok ülkenin ekonomi çökmüştür. Hala ayakta durabilen nadir ülkelerden biridir İngiltere… Durum böyle olunca dışarıdan çok fazla kaçak göçmen akın ediyor İngiltereye. Sözde ülke tarafından korunan göçmenler toplanıp, yıkık dökük binalara yerleştirilerek yaşamalarını sağlıyorlar. Theo Faron (Clive Owen), çocuğunu kaybettikten sonra eşiyle de ayrılmış kendi halinde bir hayat sürmeye çalışıyor.

Dünyanın en genç çocuğunun öldüğü gün sokakta yürürken, kendilerine “Fishes” adı veren örgüt tarafından kaçırılıyor. Fishes, zor şartlarda yaşayan mültecilere eşit hak verilmesini istiyorlar. İşin ilginç tarafı bu örgütün başındaki isim ise Theo’nun eşidir. Kendisi ile bir iş için iletişime geçmiştir. 18 yıl sonra dünyada ilk kez bir kadın hamile kalmıştır ve onun korunması gerekiyor. Julian (Julianne Moore), bu konuda yalnızca Theo’ya güvenebilir. Kee ve çocuğunun kısırlığı araştıran İnsan Projesi gemisine teslim etmesi gerekiyor. Bunu başarmak pekte kolay olmayacaktır..

Filmin en çok hoşuma giden sahnesi ise Theo’nun, Kee ve bebeği kucağına alıp askerlerin arasından geçerken insanların kendilerini izlemesiydi. :)) Ayrıca şunu da belirteyim; filmin başlarında ve en sonunda “Shantih, Shantih, Shantih” yazıyordu. Biraz araştırdım ve eski Hintçe’de “Barış” demekmiş. Merak edenlere duyurulur. :))




Bunları İncelediniz mi?

Battle-of-the-Year
“Düşünme tarzını değiştirirsen, hayatını da değiştirirsin.”

“Düşünceni değiştirirsen, kendini de değiştirirsin.” Filmin ilk fragmanı çıktığı zaman tüm herkes Step Up serisi ile kıyaslamaya başladı ve vizyona girdiği anda da bu kıyaslama yapılarak filme not verildi. Filmi … Devamını oku..

366-2
“İyi bir komplo kesinlikle ispatlanamaz. İspatlanırsa hata yapmışlardır.” - Komplo Teorisi

Televizyonda en çok gösterilen film olarak sıkça adından söz ettiriyor “Komplo Teorisi“. Birçok kez rastlamama rağmen, televizyondan film seyretmeyi sevmediğim için hep es geçmiştim. Geçen gün Mel Gibson’un oynadığı filmlere … Devamını oku..

tmfn
Yarın için yaşayanın, bugün için yaşayan karşısında hiç şansı olmaz.

Çok önceden bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine Kore yapımı bir film izlemeye başlamıştım ki hatta filmin ismi “Hırçın Sevgilim” ama ön yargıyla başladığım için bitirememiştim. O günden beri hiç Kore yapımı … Devamını oku..

© Copyright 2010-2014 Sinemayı Bloglamaya Hazır mısınız?. Tasarım: — Dream Theme.

Üye Girişi Valid XHTML 1.0 Transitional I Love You Wordpress