Bulunduğunuz Kategori: 3 Boyutlu

29
Haz

“Hep birlikte yarına gidelim..” – The Croods

Animasyon filmi dendiği zaman yaş sınırı, konusu veya metrajı ne olursa olsun izlemem gereken bir sinema/film türüdür diyebilirim. Ve son zamanlar da izlediğim animasyonlar arasın da kendine “en iyi 5 animasyon filmi” kategorisin de yer edecek “The Croods” filmini izlemenizi tavsiye ederim. Filmin başrol oyuncularının seslendirmeleri Nicolas Cage ve Emma Stone tarafından yapılmış 98dk’lık her yaştan izleyiciye hitap eden bir film olduğunu çok rahat söyleyebilirim.

Film Dünya’nın ilk çağlarını, daha kıtaların yeni oluşmaya başladığı zaman ki mağara adam ailesi olan Crood’ları anlatıyor. Crood ailesi otoriter ve güçlü aile reisi olan baba Grug (Nicolas Cage) tarafından uzun süredir korunmakta ve hayatta kalmaktadır. Diğer komşuları mamut tarafından ezilmiş, dev sivri sinek tarafından adeta çöp şiş gibi sokulmuş ve nezleden ölmüşlerdir Crood ailesi için her “yeni şey“ kötüdür. Hayatlarını bir mağara da sürdüren Crood’lar 3-5 gün de bir acıktıkları zaman dışarı çıkar ve avlanırlar ki bu avlanma süreci de çok eğlenceli diyebilirim. Fakat alienin bu durumundan rahatsız olan tek kişi Grug’un büyük kızı Eep (Emma Stone). Saklanmak yerine dışarıda olmayı, öğrenmeyi ve keşfetmeyi tercih ediyor.

17
Mar

“Kaderimiz içimizde yaşar. Sadece bunu görecek kadar cesur olmanız gerekir.” - Brave

Birkaç haftadır kendisinden sıkça söz ettiren animasyonu sonunda izleyebildim. Bu güne kadar izlediğim ve beğenmediğim animasyon filmi yok sanırım. 2013 En iyi animasyon ödülünü alan Brave için hak etti hak etmedi tartışmaları yapılırken merakla filmi seyretmeye başladım. Görselliğin kalitesinden mi nedendir bilinmez ama izlerken sizi baya bir kendine çekiyor ve sıkılmadan keyifli bir hikayeye ortak oluyorsunuz. Ailecek izlenecek bir film arıyorsanız eğer bu film tam size göre normalde yazının son cümlesinde tavsiye yaparım ama bu filmde bir farklılık yapalım. :))

Kendine özgür bir hayat çizmiş, okçuluğu seven ve söz dinlemeyen prenses Merida’nın kuralcı annesi ile başı beladadır. Kraliçe Elinor, devamlı kızına bir prensesin dikkat etmesi gereken kuralları öğretmeye çalışıyor.

11
Ara

Şirinler New York’a Gelirse Neler Olur Sizce?

Çocukluğumuzun vazgeçilmez çizgi filmi şirinler.. Çoğu zaman başlasın diye televizyon başında saatlerce beklerdik. Aslında bu sadece Şirinler için değil Tom ve Jerry, Tweety, Taş devri ve isimleri aklıma gelmeyen diğer çizgi filmler içinde geçerli bir durumdu. Ama şuan bile televizyonda gösterilse hiç sıkılmadan karşısına geçip keyifle izleriz sanırım.

Neyse sanırım konuya dönsem iyi olacak. Yıl 2011.. Şakacı, Sakar, Gözlüklü, Güçlü, Şirine, Şirin baba ve diğer şirinler.. Gene her zaman ki gibi çalışkan ve planlılar. Ama tabi yıllar geçse de bizim şirinler gene aynı. Sakar şirinimiz gene her şeyi yüzüne gözüne bulaştırmayı başarıyor tabi ki. Bu konuda hiçbir Şirin onun eline su dökemez :DHiçbir zaman “dur” kelimesinden anlamayan söylenenin tam tersini yapan Sakar şirinimizin yaptığı hata nedeni ile

22
Tem

Harry Potter Beyaz Perdeye Elveda Dedi

2001 yılında ilk defa seyirciye merhaba diyen Harry Potter serisi, tam 11 yıl sonra yine beyazperde de seyirciye elveda diyor. Son kitabı 2007 yılında çıkan ve o günden beri beklenen muhteşem finalin nasıl olduğunu elbette herkes gibi okurlarıda bekliyordu.

Öncelikle kitabı okuyan biri olduğumu belirtiyim. Çünkü bazı yerlerde kitaba dayanarak yorumlarda bulunucam. İzleyenlerin de bileceği gibi “Ölüm Yadigarlari: Part 1” Voldemort’un mürver asayı Dumbledor’un mezarından çalması ile bitmişti. Yeni filmimiz de işte tam buradan başlıyor.

Film, Part 1 gibi kitaba sadık kalmış görünüyor. İzlerken seyirciyi sıkmıyor ( en azından seyirci final duygusuyla bu sıkılmayı yaşamıyor). Kitapta bazı sahneler vardı ki filmde de okuyucular bunları görmeyi umut ediyordu. Öylede oldu. Snape’in çocukluğu ve Lily Potter ile olan geçmişi küçük anektotlarla da olsa bizlere gösterildi. Buna oranla ise, kitapta olup filmde göremediğimiz ve keşke olsaydı dediğimiz sahnelerde yok değil. Buna en güzel örnek Lupin ve Tonks’un ölümleri ve Sentorların (At adamların) savaşa dahil olma sahneleri…

David Yates seriye çok açık dille bambaşka bir kalite getirmişti. Bunu son 2 filmde gözler önüne serdi. “Ölüm Yadigarları: Part 2” de de bu kalitesini sürdürmeye devam etmiş. Fakat gözlerden kaçmayacak bi unsur var.

21
Tem

“Ölümden kaçış yok..”

Severek izlediğim nadir filmler arasında yer alan Son Durak, serinin 5. filmi ile 2011 yılında bizlerle olacak. 3 boyut teknolojisi ile yapılacak filmde yine her zaman ki gibi aksiyon dolu anlar bizleri bekliyor. Oyuncu kadrosu ve mükemmel senaryosu ile her an ne olacağının kestirilemediği filmler arasında yer alan Final Destination, tüm dünya ülkeleri ile birlikte Türkiye’de de yayına girecek.

Asma Köprü Kopuyor !

Birbirinden değişik kurgular ile hazırlanan filmin 3D olarak hazırlanması gerçekcilik oranını bir kat daha arttıracak ve ilgi çekici kılacak. Son Durak 5 izlemeniz gereken filmler arasında kesinlikle yer almalı. Filmin bu serisinde gelecekten kesintiler gören kahramanımız asma köprünün koptuğunu görecek, ancak ölümden kaçışın imkansız olduğu bir kez daha tekrarlanacak.

Kimilerine Göre Basit Ölümler, Kimilerine Göre Kader

Son Durak 5 Filminde yaşananlar kimi insanlara ve film eleştirmenlerine göre basit ölümleri anlattığı kimi insanlara ve sinema seven yorumculara göre ise kaderden kesintiler sunduğu savunulmaktadır.

© Copyright 2010-2016 Sinemayı Bloglamaya Hazır mısınız?. Tasarım: — Dream Theme.

Üye Girişi Valid XHTML 1.0 Transitional I Love You Wordpress