Açıkcası bugün okuduğum bir inceleme yazısına dek varlığından haberdar olmadığım bir filmdi.
Sıcağı sıcağına izlemek ve yazmak istedim.
Orijinal adıyla ”Málmhaus” (Metalhead) eğer basit cümlelere indirgeyerek özetlemek gerekirse ”Yaşam tarzınız, idealleriniz için neler yapabilirsiniz? Nelerden vazgeçebilirsiniz?” sorusunun yanıtını abisinin ölümüyle sarsılan ve metal müziğe tutkuyla sarılmaya başlayan bir kızın hikayesi üzerinden veriyor.
Küçük bir İzlanda kasabasında yaşayan Hera; 12 yaşındayken tanık olduğu abisinin ölümüyle yaşamında bir değişime gider ve bir metal tutkunu olan abisinden etkilenerek metal müziği hayatına sokar.
Ancak bu değişim; Hera için geçici bir heves değil, aksine tüm hayallerini, yaşama amacını yeniden şekillendirecek köklü bir değişimdir.
Küçük kasabasından bir türlü gidemeyen ama bir türlü de kabasaba kalamayan Hera, bir şeyleri yoluna koyabilmek, kendini ispatlayabilmek için bir şarkı bestelemeye başlar. Bu süreçte ise bir yandan çiftlik işlerinde çalışırken diğer yandan ailesiyle, kasaba halkıyla, kiliseyle, önyargılarla olan ilişkisini sorgular.
”Málmhaus” özel bir dram filmi. Oldukça sağlam ve metal müzik ile içiçe geçen etkileyici bir hikayenin içinde; hayatı, idealleri, baskıları, önyargıları irdeleyen bir yapıt.
İzlanda’nın puslu atmosferine, metal ruhuna yakışır bir film, izlenesi.
İyi seyirler